ADALETLÄ° OLMAK
Adalet, herkese eÅŸit davranmak, hakka ve hukuka uygun davranmak ölçülü olmak demektir.Adaletin olduÄŸu toplumlarda huzur ve güven ortamı oluÅŸur. Ä°nsanlar barış içinde yaÅŸarlar. Adaletli olmak, dinimizce övülen ayetlerde, hadislerde üzerinde çokça durulan bir konudur.
Ey iman edenler! Adaleti titizlikle ayakta tutan, kendiniz, ana-baba ve akrabanız aleyhinde de olsa Allah için ÅŸahitlik eden kimseler olun. (Haklarında ÅŸahitlik ettikleriniz) zengin olsunlar, fakir olsunlar Allah onlara (sizden) daha yakındır. Hislerinize uyup adaletten sapmayın, (ÅŸahitliÄŸi) eÄŸer, büker (doÄŸru ÅŸahitlik etmez), yahut ÅŸahitlik etmekten kaçınırsanız (biliniz ki) Allah yaptıklarınızdan haberdardır.” Nisâ suresi, 135. ayet
"Bir topluluÄŸa, bir millete olan kininiz, sizi adaleti gerçekleÅŸtirmekten alıkoymasın...” Mâide suresi, 8. Ayet
"Muhakkak ki Allah, adaleti, iyiliÄŸi, yakınlara yardım etmeyi emreder...” Nahl suresi, 90. ayet.
Konuyla ilgili hadisler, "Ä°ki kiÅŸi arasında adaletle hükmetmen sadakadır…"
"Adil devlet baÅŸkanı ve idareciler mahÅŸer yerinde Allah’ın yüce lütfuna ve himayesine erecek olanların öncüleridir.”
Adaletle hükmedilmesi gereken konular: Anne ve babalar çocukları arsında eÅŸit davranmalıdır. Devlet yönetici halkına adaletle hükmetmelidir. Ä°ÅŸverenler çalışanları arasında adaletli olmalıdır. Esnaf müÅŸterilere karşı adaletli olmalıdır. ÖÄŸretmen sınıfındaki öÄŸrenciler arasında adaletli olmalıdır. Ülkeler arası iliÅŸkilerde adaletli olunmalıdır.
- Bir gün KureyÅŸ kabilesinin ileri gelenlerinden bir kadın hırsızlık yapmıştı. Kadını cezalandırmaması için sahabelerden Üsame’yi Peygamberimize gönderdiler. Bu duruma kızıp üzülen Hz. Peygamber ÅŸöyle buyurdu: "Nasıl oluyor da bazı kimseler, Allah’ın emri karşısında aracı olmaya kalkışıyorlar. Sizden öncekilerin mahvolmasının sebebi ÅŸudur: Ä°çlerinden ileri gelen biri hırsızlık yapınca onu serbest bırakıyor, zayıf ve fakir bir kimse hırsızlık yapınca onu cezalandırıyorlardı. Allah’a yemin ederim ki Muhammed’in kızı Fatıma hırsızlık yapsaydı onun da cezasını verirdim.” Buharî, Hudud, 11.
